► Emre Bey: Herkese Merhaba. Hafta sonu 29.07.2023 tarihinde sağlıkla ilgili bir genelge yayınlandı. Tabiplerin hangi şartlar altında tanıtımlar yapabileceklerinden bahsediyordu bu. O günden beri de çok fazla konu tartışıldı, konuşuluyor. Herkes bir şekilde yorumluyor. Bunun çok negatif olduğunu düşünenler var, yasaklar getirdiğini düşünenler var. Biz onu öyle değerlendirmiyoruz. Nasıl değerlendirdiğimizi konuşacağız bugün.
Medcure kurucu ortaklarından Hülya Zengi var yanımızda, kendisini bizim diğer videolarımızdan tanıyorsunuz zaten ve yine Avukat Mert Körükçü var yanımızda. İkisine de hoş geldiniz diyorum. Mert Bey ne anlatıyor aslında bu? Bizi bağlayan birkaç noktayı sağlık turizmi tarafından ayrıca değerlendirmek gerekiyor gerçi. Normalde tıbbı ayrı, Türkiye'deki hekimleri ayrı değerlendirmek gerekiyor. Ama bunları birleştirerek önümüzde üç tane farklı genelge olduğunu görüyorum. Bunlardan biraz bahsedebilir miyiz?
► Avukat Mert Körükçü: Aslında şu şekilde, 29.07.2023 tarihinde düzenlenen bu yönetmelik bize yeni şeyler gösterdi. Bunun yanında farklı düzenlemeler getirdiğinden bizi farklı bir boyuta taşıdığını düşünüyorum. Şimdi, önden değerlendirmek gerekirse şu şekilde söyleyebiliriz. Ben sonda söyleyeceğimi en başta söyleyelim. Burada yapacağımız değerlendirme sadece teorik değerlendirme olacak. Çünkü takdir edersiniz ki hukukun en çok dayandığı şeylerden bir tanesi de uygulamada bunun nasıl işleyeceği.
Burada, sadece teorik değerlendirmelerden biz yola çıkabiliriz çünkü karşımıza çıkan herhangi bir yaptırım, herhangi bir ceza henüz mevcut değil. Bir iki ay geçtikten sonra üzerine çok daha sağlıklı bir değerlendirme yapılabilir. İlk açıdan baktığımızda, sağlık turizmi şirketleri adına konuşuyorum, sağlık turizmi şirketlerinin önüne bir ket vurmadı. Hatta diğer sağlık tesislerinin önünü açtı.
► Emre Bey: Bugüne kadar aslında tıpta bir reklam ve tanıtım yasağı vardı. Bugüne kadar yapılan tüm çalışmaların aslında yasak olduğundan da bahsedelim burada. Bazı çerçeveler doğrultusunda izinler verildiğini görüyoruz.
► Avukat Mert Körükçü: Kesinlikle katılıyorum. Yani bizim sizin de söylemiş olduğunuz gibi üç adet yönetmeliğimiz var. Burada HİB’in (Hizmet İhracatçıları Birliği) yayınlamış olduğu ve asıl sağlık turizmi şirketlerinin yani bağlı olduğu iki bin on yedi yılında yayınlanmış yönetmelik var. Yeni düzenlemeler yapıldı ve ben olumsuz bir sonuç görmüyorum açıkçası ilk düzenlemelerde.
► Emre Bey: Yoruma çok açık konular da var. Biz de bunları beraber değerlendireceğiz. Aslında bakarsanız bir usul üzerinden gidiyoruz. Bazı yerlerde daha önce sağlık turizmiyle ilgili yayınlanmış olan genelgeye atıflar var. O atıfların bir kısmını kabul edelim, bir kısmını kabul etmeyelim demiyoruz. Ben de burada net olarak söyleyeyim. Sağlık turizmi yapanları ilgilendirmiyor bu demiyoruz kesinlikle. Herkes için bağlayıcı olan bir şeyden bahsediyoruz bu noktada. Bizi bağlıyor ama belirli şartlarda sağlık turizmine yönelik bazı haklar tanıyor. Belirli şartlarda da belirli çerçeveler çizmiş oluyor.
Hülya Hanım ben size dönmek istiyorum burada. HİB’in yayınlamış olduğu yakın dönemde bir genelge daha vardı. Aslında bizim karşımızda teşvikler noktasında çok çıkıyordu. Belirli markaların ayrıştırılması noktasında ya da bir sağlık turizmi aracı kuruluşu özelinde sadece bir doktoru tanıtmamalı. Pek çok sağlık kuruluşunu tanıtmalı. İçerideki tedavileri ben veriyorum dememelisiniz, bir sağlık turizmi aracı kuruluşu gibi görünmelisiniz diyor, ama aynı zamanda burası sadece bir turizm acentesi değil. Sağlık turizmi acentesi. Belirli haklar da sanıyor. Birazcık burayı açalım. Buraları çok sık yaşıyorsunuz şu aralar. Bunu gözlemliyorum.
► Hülya Zengi: Aynen, 29 Temmuz’da çıkan genelgede, beraber incelediğimizde de görüyoruz ki 5. maddenin 4. fıkrasında “13 Temmuz 2017 tarih ve 30.123 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan” dediğinde bizleri aslında sağlık turizminde burada bu genelgeyle ayrıştırmış. Buraya bazı maddeler koymuş. Zaten bilgilendirme ve tanıtım dediğimiz bölümde, madde 12’de bunların detaylarını vermiş. Aslında Hizmet İhracatçıları Birliği bundan daha önce 31 Mayıs'ta biraz daha bunu detaylandırarak, biraz daha açarak acentelerinde biraz daha detayını yaparak bize aslında yeni bir genelge sunmuş. Aslında bizi sağlık turizmi tarafından en çok ilgilendiren kısım biraz orasıydı.
İlk önce çok olumsuz gibi gözüktü. Orda da düzenlemeler getiriyorlar. Sağlık turizm acenteleri tabii ki kendilerini tanıtırken buradaki bir sağlık kuruluşu gibi tanıtmadan da çok hastaya alamıyorlar. Olumlu yanları var ama bazıları bunu çok olumsuz kullanıyor. Yani hasta biz bile girip baktığımızda birçok yeri değiştiriyoruz. Yani bir klinikmiş gibi çok fazla hani kliniğin içerisinden sanki kendisi bir klinikmiş falan. Biraz onlara aslında Hizmet ihratcılar Birliği biraz şeklini koydu. Kendinizi hani çok fazla detayı şöyle yapmayın değil de yaparken aslında bir aracı kuruluş olduğunuzu belirtin sosyal medyalarınıza da bunu koyun. Çok fazla göz önünde olmasın diye. Otuz bir Mayıs'taki genelgenin detaylarında da bunu koyarak bir genelge yani bizi aslında 31 Mayıs'taki genelde daha çok ilgilendiriyor.
► Emre bey: Burası önemli bir nokta, birazcık açmak istiyorum. Şunu söylüyor: Aslına bakarsanız, bazı klinikler var hem klinik gibi duruyor hem aracı kuruluş gibi duruyor. Oradaki işi buraya getiriyor. Bir sağlık turizmi aracı kuruluşu ne yapar? Pek çok tedaviyi pek çok yere yönlendirir. Ama burada bunu yapmıyorsunuz. Sadece bir kanal üzerine çalışıyorsunuz. Bunların önüne geçmekten bahsediyor aslında. Evet bugüne kadar yapılan birçok şey vardı. Buralarda bazı teşviklerin de yandığını görebiliyoruz o anlamda. Buradaki kurallara uymak gerekiyor.
Aslında, “-mış gibi yapmayalım, işin etik kuralları çerçevesinde gidelim” şeklinde oluyor. Bunları böyle yapmadığın zaman da işte duvarlar örülmeye başlanıyor. İşini düzgün yapanların da önüne bazı engellerin konulduğunu görüyoruz. Hafta sonu çıkan genelgeye döndüğümüz zaman, usul olarak şöyle bir şeye baktık biz açıkçası: Bize ne tarz kolaylıklar sağlıyor, sağlık turizmindeki bu tanıtım çerçevesindeki madde 12. maddeden bahsediyoruz. Oradaki madde yine atıflarda bulunarak zaten bize bu hakkı tanıyor. Orada anlamlandırılmamış ya da detaylandırılmamış diyelim. Bazı kurallar vardı, mesela en çok sorulan sorular. Öncesi sonrası paylaşabileceğiz mi? Ameliyathane ortamından videolar gösterebilecek miyiz? Şimdi bizim alanda bu detaylara girilmediği için bu tarafta bunların artık şekillendirilmiş olduğunu görüyoruz.
En çok merak edilen sorulardan bir tanesi, “Before after yayınlayabilecek miyiz” sorusu. Direkt hastanın öncesini sonrasını yayınlamaktan bahsediyorsak bunu artık yapamayacağız. Ama bunun için belirli kolaylıklar da sağlıyor.
Mesela, hastanın bu tedavi sürecini hikayeleştirebilirsin, diyor. Bu süreç içerisinde, öncesinden ve sonrasından görüntülere de yer verebileceğimizi görüyoruz. ‘Benim karşıma sadece hastanın öncesi sonrasını çıkarmayın’ diyor ya da ‘ameliyathane ortamından hastanın mahremiyet sınırını aşacak bir video ya da fotoğraf yayınlamayın’ diyor, fakat ameliyathane ortamına dair hiçbir görüntü paylaşamazsın demiyor. O tedavi esnasında yapılan çalışmaları gösteremezsin diyor. Bunları anlatabilmenin pek çok yolu var ve bunlardan yararlanmamız gerektiğini söylüyor.
Mert Bey sizin alanınıza dönelim. Önceden Türkiye'de bir takım tanıtım faaliyetleri yasal değildi. Şimdi bize tam da bir ekte olan formu veriyor ve bu olan form ile birlikte bu onan formunu alırsan belirli şartlar altında Türk hastanın da memnuniyetini aktarabilirsin diyor, ama belirli kısıtlamalar koyuyor. Buna birazcık değinebilir miyiz?
► Avukat Mert Körükçü: Zaten sizin de dediğiniz gibi aslında, bu yönetmelik ilk çıktığında, sağlık turizmi acentelerini ve sağlık turizmi yapan sağlıkçıları korkutan durum şuydu: 5.madde. “Biz beşinci maddedeki kısıtlamaların altında olacak mıyız?”, “Artık sağlık turizmi yaparken reklam yapamayacak mıyız?” bakış açısıydı. Önce, yoğunlukla bu sorular geldi ama zaten madde açıkça incelendiğinde, sizin de dediğiniz gibi, dördüncü fıkra bizi oradan bağışık tutuyor zaten, bir şekilde bunun içine girmediğimizi belirtiyor.
Bunun sonrasında sizin söylemiş olduğunuz konular var. Bizim, 12. maddede bize verilmiş olan ayrıcalıkların acaba yeni düzenlemeyle elimizden alınıp alınmadığı konusu üzerinde durulması gerekiyor. Bana sorarsanız ilk 2017’de çıkan sağlık turizmi acentelerine özgü çıkmıştı ve bizim yapmamız gerekenlerdi yani bize uygun bir yönetmelikti. Bundan kaynaklı olarak, yeni çıkan yönetmelikteki bizim alanımıza girmeyen 5. maddenin yanında, ekstra 2017 yılındaki yönetmeliğe aykırı gibi görünen maddelerden de aslında biz bağışığız.
► Emre bey: Bir canlı örnek olsun diye ikisi arasında bir kıyaslama yapalım. Herkes ne demek istediğimizi anlasın. Sağlık turizmine yönelik, yani sağlık tesislerinin ve aracı kuruluşların neleri yapabildiği noktası 12. maddede yer alıyordu. 12. maddenin D bendinde, “tanıtımlarda tedavi gören hastaların hikayelerine hasta mahremiyeti gözetmek, hasta haklarına uygun olmak ve bu konuda hasta onarımlarının alındığını belgelendirmek kaydıyla” yer veriyor. Yani, bununla ilgili bir reklam yapabilirsin diyor. Şimdi bu tarafa döndüğümüzde ise bunu birazcık şekillendiriyor. Diyor ki ameliyathane, ameliyat ve tıbbi girişim esnasında ve ameliyathanede hasta görüntüsü paylaşılamaz diyor. Bu madde bizi kapsıyor. Bizi etkisi altına alıyor, ilgilendiriyor. Biz, benim orada haklarım var demiyoruz. Çünkü bize bir çerçeve çizmişti.
Şu benim kişisel yorumum ama belirteyim; madde diyor ki hasta hikayesi varsa ya da hastanın kendisi varsa Bir Türk hasta özelinde bunu sponsorlu paylaşımlarla öne çıkararak tanıtımını yapamazsın ya da yorumlara kapalı tutmalısın diyor. Ama öteki tarafta baktığım zaman D bendine bu tanıtımlarda bu hastayı izin aldığımız takdirde kullanabileceğimizi, tanıtım yapabileceğimizi söylüyor. Yani yabancı hastayı tanıtabiliriz. Ama Türk hastayla Türkiye'de bir reklam oluşturacak, talep oluşturacak bir şey yapamayız diyoruz. Daha önceden kesinlikle Türk hastaları zaten paylaşamıyorduk. Türkçe bir sosyal medya hesabımızın olması bile yanlıştı. Bunları da özellikle belirtmek istiyorum.
► Avukat Mert Körükçü: Konuya çok ufak bekleme yapmak isterim ben. Onan formlarıyla alakalı. Zaten daha öncesinde de yani bu genelge yayınlanmadan önce, yönetmelik yayınlanmadan önce de biz çalışmış olduğumuz firmalara -görsel fotoğrafların kullanılma amacıyla olan formlara- imza attırıyorduk, yani kendi hastalarına. Fakat Bakanlıkça böyle bir yönetmelikte böyle bir düzenleme yapılması bence çok isabetli olmuş. Çünkü burada bir teklik olmuş. Mesela, ben başka bir onan formu düzenliyorum. Acaba usule uygun mu? Acaba doğru bir şekilde düzenleniyor mu? Acaba benim haklarımı tam olarak koruyor mu? Soru işaretlerini burada ortadan kaldırmış. Ben mükemmel bir uygulama olduğunu düşünüyorum.
► Emre Bey: Onan formları ile ilgili Hülya Hanım herhalde dillere göre çevirmek gerekiyor. Çünkü hastalardan anladıkları dilde almak gerekiyor onan formlarını.
► Hülya Zengi: Evet ama uygulamada bunu yapmak çok kolay olmuyor. Çünkü çok fazla farklı dil konuşan insan geliyor ülkeye. O yüzden de İngilizce olarak, hasta bazen kendi ana dilimde dinledim, anladım diye yazıp imzalayabiliyor. Hukuki açıdan ne kadar işliyor bilmiyorum.
► Avukat Mert Körükçü: Tabii ki en isabetli olanı, hastanın anlayıp bildiği dile çevirerek ona imza atılmasını sağlamak.
► Emre Bey: Şöyle bir şey ifade edeyim. Biraz uygulamada zor oluyor ama, ben bu tarafta hep doğrusunun yapılması gerektiğine inanıyorum. Mesela etik Kurallar ameliyathane ortamında videoların paylaşılmaması benim çok iyi hoşuma giden bir karar oldu. Bunu net olarak belirtmek istiyorum burada. Çünkü çok saçma sapan görüntülerle karşılaşıyorduk. Yine bir kişi ya da bir firma bir ülkeye bir dilde pazarlama faaliyetinde bulunuyorsa, muhakkak o dilde personeli var demektir. Bir zahmet parasını da harcasın. Bütçesini de versin. Ya da firmalar bu konuda destek veriyor, çevirsin ve olduğu gibi usulüne uygun bir şekilde bunu sistemleştirsin, ben böyle düşünüyorum.
► Avukat Mert Körükçü: Kesinlikle katılıyorum. Hukuk affetmez zaten.
► Emre Bey: Yalnız şeye katılır mısınız bilmiyorum. Bu genelgeden sonra şikayetler çok fazla artacak gibi duruyor. Avukatlara çok fazla usule doğru uyduğumuz zaman bence burada bir düşecek. Ama kısıtlama olduğunu ben bu anlamda düşünmüyorum. Sadece sınırların çizildiğini, bunun da açıkçası faydalı olduğuna inanıyorum. Hülya Hanım çok önemli bir soru. Sizce bu kararlar çıktı sosyal medya hesaplarımızın geçmiş dönemlerine müdahale etmemiz gerekiyor mu yoksa bugünden sonrası için mi geçerli?
► Hülya Zengi: Bugünden sonra olduğu düşünüyorum. Çünkü hizmet ihracatçıları birliğinin 31 Mayıs'ta çıkarmış olduğu genelgede de zaten 31 Mayıs itibariyle düzenlemelerinizi yapın diyor. 31 Mayıs öncesi olan dosyaların hepsine düzeltmeler yapın diye yazılar geldi, ama 1 Haziran itibariyle artık düzeltme istediğimiz şeyler ve dosyalar kesinlikle ve direkt itiraz olmadan reddedilecek. O yüzden de 31 Mayıs öncesi değil, 1 Haziran sonrası yapılacak.
► Emre Bey: Bunun zaten şöyle bir tarafı var. Teşviklerin reddedilmesi ayrı bir konu. Hukuki yükümlülük tarafı ayrı bir konu. Bunu da böyle değerlendirmek gerekiyor.
► Hülya Zengi: Bir de genelde yine üstüne basarak şunu söylüyor. Uluslararası Sağlık Turizm Yetki Belgesi olmadan da bu işlemlerin yapılması kesinlikle yasak.
► Avukat Mert Körükçü: Hatta ek maddede de şöyle der zaten, 2017’de çıkan yönetmenlik maddesinde: Sağlık turizmi yetki belgesi olmadan bu işlemleri yapanlar hakkında direkt olarak savcılıkla suç duyurusu başlatılır, açık olarak bu şekildedir uygulama.
► Emre bey: “Ben şu teknikle yapıyorum” ya da “böyle bir cihazla yapıyorum” veya “bunun çok da faydası var” tarzı şeylerden lütfen uzak duralım. Bunlar gerçekten sizi belki ayrıştırıyor ama bunun ayrıştırılması özellikle istenmiyor. Yani özetlemek gerekirse bu çıkan maddeler herkesi kapsıyor. Sağlık turizmine yönelik bazı istisnalar var. Onlar da daha önceki genelgede ele alınmış durumda diyerek toparlayabiliriz diye düşünüyorum.
Sağlık turizmi yasal süreçler, güncellemeler, değişen trendler hakkında bilgi almak istiyorsanız, sağlık turizmi yapmak niyetindeyseniz yahut mevcut kliniğinizin sağlık turizminde daha yukarılara çıkmasını istiyorsanız, Türkiye’nin ilk 360 derece dijital reklam ajansı New Health Media ile iletişime geçebilirsiniz.